Muz cumhuriyeti, demokratik görünen aslında antidemokratik düzen (genellikle diktatörlük) ile yönetilen, dış destekli askeri müdahalelere açık, siyasi açıdan oldukça istikrarsız, eski sömürge coğrafyalarında bulunan ve tropik meyve ithalatı ile bilinen ülkelere verilen genel ad olup bolca muz ticareti yapmaları ile ünlenmiş ülkeler için kullanılan bir terimdir. Küçümseme anlamında kullanılır.
Muz Cumhuriyeti terimini ilk kez kullanan yazar ABD’li Willam Sydney Porter’dır. Porter genel olarak takma adı olan O.Henry (1862-1910) olarak bilinir. O. Henry, 19. Yüzyılın sonlarına doğru, hakkında açılan bir yolsuzluk davası nedeniyle 1896 yılında Honduras’a kaçar ve burada 2 yıl yaşar. Honduras’ta gördükleri üzerine Muz Cumhuriyeti terimini ortaya çıkarır ve daha sonradan bu terim adeta Muz cumhuriyeti deyimine dönüşmüştür. Orijinal ismi Banana Rebuplictir.
Muz genel olarak dünya üzerinde en çok üretilen meyvedir. Çoğu ülkede ise temel gıda maddesidir. Hatta buğday, mısır ve pirinçten sonra dünya üzerindeki en fazla üretilen 4. Gıdadır. Muzun ithalattaki ticari karı, ilk kez 1871 yılında Amerikalı bir demiryolu şirketi sahibi olan H. Meiggs tarafından anlaşılmıştır. Henry Meiggs, 1871 yılında Kosta Rica’da demir yolu inşasına başlar. Fakat işçiler için yemek sorununu ucuz yoldan halletmek ister. Bu sebepten şirket demiryolu boyunca muz ağaçları diker. Zaman geçtikçe muzun ticari olarak çok karlı olduğunu fark eden şirket, Güney Amerika’nın çoğu yerinde geniş araziler alarak muz yetiştiriciliğine başlar. 1899 yılında kurulan şirket, Güney Amerika’nın siyasi tarihini kökten değiştirecek ve daha sonrasında ise kara bela haline gelecek olan United Fruit Company ismini alır. İlk müdahalesini bu yıllarda Honduras’ta gerçekleştirir ve verdiği rüşvetlerle birlikte ülke başkanını yerinden eden şirket, daha sonrasında Honduras’ı ele geçirecektir.
United Fruit Company’in siyaseti etkileme gücünü gören O. Henry, Honduras’ta şahit olduklarından sonra 1904 yılında ilk kez bu terimi oluşturmuştur. O. Henry “Lahanalar ve Krallar” adlı kitabında kullandığı ve içerisindeki rüşvet çarkı ile ülkeyi döndüren ütopik bir diktatörlük olan “Land of Anchuria” devletine verdiği isimdir. İlk kez muz cumhuriyeti olarak isimlendirilen ülke Honduras’tır. United Fruit Company kurduğu üretim çiftlikleri ile sürekli eleştiri konusu olmuştur. Muz yetiştiriciliği oldukça ağır çalışma isteyen bir iştir. Şirket içinde kurduğu sistem sayesinde, düşük ücret karşılığında yoğun mesai saatleri ile modern köleliği uyguladığı yönünde yoğun tepki toplamıştır.
20. Yüzyılın başında ABD’nin en önemli ihracat endüstrisi haline gelir Muz ticareti. Büyük bir Pazar oluşturarak çok kar getiriyordu. ABD’li şirket yöneticileri bundan dolayı Güney Amerika’ya yatırımlarını hızlandırdılar. Fakat bu yatırımlar sadece Muz’un daha çok yetiştirilmesiyle ilgiliydi. Yani yerli halk sadece Muz yetiştirmeye yarayan bir araç haline gelmişti. 1930 yılında Honduras’ta ulaşımdan altyapıya nerdeyse herşey United Fruit Company tarafından yapılmıştı ve bu sebepten halk bunlara el pulpo, yani ahtapot lakabı takmıştı. Unidet Fruit Company kar payını korumanın ve halkı stabil bir düzende tutmanın yolunun tek adam diktatörlüğünde olduğunu anlamıştı. Bu yüzden geniş bir rüşvet ağı kurarak kendi desteklediği yönetimlerin başta kalması için her yolu denemiştir. CİA’nın da müdahil olduğu şirket Güney Amerika’da Amerikan çıkarlarını korumaya yönelik yeni bir güç haline gelmiştir. Şirket, Muz yetiştirdiği ülkelerde Muz vergilerinin düşürülmesi, halka Muz dağıtılmaması ve grev yaşanmaması yönünde baskılarda bulunur.
United Fruit Company, ilerleyen yıllarda bölgede aktif bir güç olmuştur. Özellikle 1954 yılında Guatemala’da CİA desteği ile hükümeti devirmeleri, muz cumhuriyeti teriminin tekrar ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Guatemala’da bir toprak reformu yapmak ve United Fruit Company’nin arazilerini millileştirmek isteyen Arbenz Guzman’in devrilmesi sırasında o dönem yaşananları, ülkede olan ve canlı şahit olan Che Guevera tarafından hiç unutulmaz ve emperyalizm ile bir tuttuğu şirket karşısında hareketinin dinamiklerinden biri olur.
Orta ve Güney Amerika’da geniş bir alanda muz yetiştiriciliği yapan şirket, bünyesinde pek çok çalışan barındırıyordu. Dışarıdan gelen çalışanların ise CİA ajanı olduğu bilinmekteydi. Öyleki çalışanlar greve yada isyana gittiğinde yapılan gösteriler, şirketin desteklediği diktatör yönetimlerce sert bir biçimde bastırılıyor, ardından komünistlerin örgütlediği eylemler bastırıldı şeklinde kılıf uyduruluyordu. Şirket Küba’da geniş bir araziye sahipti ve Küba devrimiyle birlikte, Castro tüm United Fruit Company arazilerini millileştirdi. Bunun üzerine United Fruit Company, Fidel Castro’yu devirmek için planlanan ancak başarısızlıkla sonuçlanan, Domuzlar Körfezi operasyonuna kendi gemilerini vererek destek olmuştur.
United Fruit Company ise 1968 yılında başlayan rüşvet soruşturmalarına adının karışması ve 1975 yılında Honduras Devlet Başkanı Oswaldo Lopez Arellano’ya toplamda 2.5 milyon Amerikan doları rüşvet verdiğinin ortaya çıkmasının ardından itibarsızlaşmış ve iflas etmiştir. 1984 yılında batan şirketin tüm hisseleri C. Lindner tarafından alınıp şirketin yeni ismi, yakından tanıdığımız Chiquita yani çikita olmuştur. Yeni ismi ile eski faaliyetlerden geri durmayan şirketin, 1990’lı yıllarda Kolombiya’da bulunan örgütlere para aktardığı mahkeme tutanaklarında yer almıştır.
United Fruit Company, ünlü Yazar Gabriel Marquez’in Yüzyıllık Yalnızlık isimli kitabında da isim vermeden sömürge düzeni kuran muz şirketi olarak betimlenmiş, Muz’un önce medeniyet ardından da yıkım getirdiği şeklinde anlatılmıştır. United Fruit Company, Amerikan emperyalizminin Güney Amerika bulunan yüzü olmuş ve dünya siyasi tarihinde yer almıştır.
Yıllar geçtikçe muz cumhuriyeti terimi anlam genişlemesi yaşayarak istikrarsız ve müdahaleye açık, sömürülen ülkeleri kapsayacak şekilde genişlemiştir. II. Dünya Savaşının ardından özellikle Afrika kıtasında yaşanan bağımsızlık açıklamaları, şirketler eliyle sömürülen ülkeler ve insanlar Kuzey Atlantik ülkelerinde yaşayan siyasiler ve halkın diğer dünya ülkelerini, küçümsemek amacıyla kullandığı bir sıfata dönüşmüştür. Özellikle soğuk savaşın başladığı 1945 yılı sonrası dünyada ki emperyal ülkeler, yani Kuzey Atlantik ülkeleri kendilerini 1. dünya ülkesi, Sovyet bloku ve Doğu Avrupa ülkelerini 2. Dünya ülkeleri ve geri kalan Afrika ve Güney Amerika’nın yıllar boyu sömürülen halk ve ülkelerini de 3. Dünya ülkesi yani Muz Cumhuriyeti şeklinde tanımlayarak, kendilerini yüceltmeye ve kalanları aşağılamak için terimler oluşturmuşlardır.
Muz cumhuriyeti ismi ile anılan ülkelerde bulunan halk, genelde yoksulluktan ağır şartlar altında çalışmakta ve o ülkenin genel olarak ihraç ettiği tropik meyve ve maddelerin üretimi ile geçinirken, ülkeyi yöneten bir grup seçkin ise zenginlik içinde yaşar. Bu ülkeler genellikle yoksulluklarıyla akıllara gelir. Ayrıca,bunların üzerinde emperyalist devletler, genellikle Amerika Birleşik Devletlerinin etkisi ve gölgesi hiç eksik olmaz. Başa getirilen yöneticiler genel olarak darbe yoluyla getirilmiş, asker kökenli diktatörlerden oluşmaktadır. ABD kendi getirdiği yöneticilerin kontrolden çıkmaları (Bknz. Noriega kimdir) yada istediklerinin yapılmaması durumunda bu ülkelere demokrasiyi getirme! yolunu seçer (Bknz. Amerika’nın demokrasi getirdiği ülkeler)
Muz Cumhuriyeti terimi hala kullanılmaktadır. Genel olarak siyasi yaşamı çok uluslu şirketler ve ABD tarafından çok kolay bir şekilde yönlendirilen ülkeleri tanımlamak için kullanılır.
Muz Cumhuriyeti terimini ilk kez kullanan yazar ABD’li Willam Sydney Porter’dır. Porter genel olarak takma adı olan O.Henry (1862-1910) olarak bilinir. O. Henry, 19. Yüzyılın sonlarına doğru, hakkında açılan bir yolsuzluk davası nedeniyle 1896 yılında Honduras’a kaçar ve burada 2 yıl yaşar. Honduras’ta gördükleri üzerine Muz Cumhuriyeti terimini ortaya çıkarır ve daha sonradan bu terim adeta Muz cumhuriyeti deyimine dönüşmüştür. Orijinal ismi Banana Rebuplictir.
Muz genel olarak dünya üzerinde en çok üretilen meyvedir. Çoğu ülkede ise temel gıda maddesidir. Hatta buğday, mısır ve pirinçten sonra dünya üzerindeki en fazla üretilen 4. Gıdadır. Muzun ithalattaki ticari karı, ilk kez 1871 yılında Amerikalı bir demiryolu şirketi sahibi olan H. Meiggs tarafından anlaşılmıştır. Henry Meiggs, 1871 yılında Kosta Rica’da demir yolu inşasına başlar. Fakat işçiler için yemek sorununu ucuz yoldan halletmek ister. Bu sebepten şirket demiryolu boyunca muz ağaçları diker. Zaman geçtikçe muzun ticari olarak çok karlı olduğunu fark eden şirket, Güney Amerika’nın çoğu yerinde geniş araziler alarak muz yetiştiriciliğine başlar. 1899 yılında kurulan şirket, Güney Amerika’nın siyasi tarihini kökten değiştirecek ve daha sonrasında ise kara bela haline gelecek olan United Fruit Company ismini alır. İlk müdahalesini bu yıllarda Honduras’ta gerçekleştirir ve verdiği rüşvetlerle birlikte ülke başkanını yerinden eden şirket, daha sonrasında Honduras’ı ele geçirecektir.
United Fruit Company’in siyaseti etkileme gücünü gören O. Henry, Honduras’ta şahit olduklarından sonra 1904 yılında ilk kez bu terimi oluşturmuştur. O. Henry “Lahanalar ve Krallar” adlı kitabında kullandığı ve içerisindeki rüşvet çarkı ile ülkeyi döndüren ütopik bir diktatörlük olan “Land of Anchuria” devletine verdiği isimdir. İlk kez muz cumhuriyeti olarak isimlendirilen ülke Honduras’tır. United Fruit Company kurduğu üretim çiftlikleri ile sürekli eleştiri konusu olmuştur. Muz yetiştiriciliği oldukça ağır çalışma isteyen bir iştir. Şirket içinde kurduğu sistem sayesinde, düşük ücret karşılığında yoğun mesai saatleri ile modern köleliği uyguladığı yönünde yoğun tepki toplamıştır.
20. Yüzyılın başında ABD’nin en önemli ihracat endüstrisi haline gelir Muz ticareti. Büyük bir Pazar oluşturarak çok kar getiriyordu. ABD’li şirket yöneticileri bundan dolayı Güney Amerika’ya yatırımlarını hızlandırdılar. Fakat bu yatırımlar sadece Muz’un daha çok yetiştirilmesiyle ilgiliydi. Yani yerli halk sadece Muz yetiştirmeye yarayan bir araç haline gelmişti. 1930 yılında Honduras’ta ulaşımdan altyapıya nerdeyse herşey United Fruit Company tarafından yapılmıştı ve bu sebepten halk bunlara el pulpo, yani ahtapot lakabı takmıştı. Unidet Fruit Company kar payını korumanın ve halkı stabil bir düzende tutmanın yolunun tek adam diktatörlüğünde olduğunu anlamıştı. Bu yüzden geniş bir rüşvet ağı kurarak kendi desteklediği yönetimlerin başta kalması için her yolu denemiştir. CİA’nın da müdahil olduğu şirket Güney Amerika’da Amerikan çıkarlarını korumaya yönelik yeni bir güç haline gelmiştir. Şirket, Muz yetiştirdiği ülkelerde Muz vergilerinin düşürülmesi, halka Muz dağıtılmaması ve grev yaşanmaması yönünde baskılarda bulunur.
United Fruit Company, ilerleyen yıllarda bölgede aktif bir güç olmuştur. Özellikle 1954 yılında Guatemala’da CİA desteği ile hükümeti devirmeleri, muz cumhuriyeti teriminin tekrar ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Guatemala’da bir toprak reformu yapmak ve United Fruit Company’nin arazilerini millileştirmek isteyen Arbenz Guzman’in devrilmesi sırasında o dönem yaşananları, ülkede olan ve canlı şahit olan Che Guevera tarafından hiç unutulmaz ve emperyalizm ile bir tuttuğu şirket karşısında hareketinin dinamiklerinden biri olur.
Orta ve Güney Amerika’da geniş bir alanda muz yetiştiriciliği yapan şirket, bünyesinde pek çok çalışan barındırıyordu. Dışarıdan gelen çalışanların ise CİA ajanı olduğu bilinmekteydi. Öyleki çalışanlar greve yada isyana gittiğinde yapılan gösteriler, şirketin desteklediği diktatör yönetimlerce sert bir biçimde bastırılıyor, ardından komünistlerin örgütlediği eylemler bastırıldı şeklinde kılıf uyduruluyordu. Şirket Küba’da geniş bir araziye sahipti ve Küba devrimiyle birlikte, Castro tüm United Fruit Company arazilerini millileştirdi. Bunun üzerine United Fruit Company, Fidel Castro’yu devirmek için planlanan ancak başarısızlıkla sonuçlanan, Domuzlar Körfezi operasyonuna kendi gemilerini vererek destek olmuştur.
United Fruit Company ise 1968 yılında başlayan rüşvet soruşturmalarına adının karışması ve 1975 yılında Honduras Devlet Başkanı Oswaldo Lopez Arellano’ya toplamda 2.5 milyon Amerikan doları rüşvet verdiğinin ortaya çıkmasının ardından itibarsızlaşmış ve iflas etmiştir. 1984 yılında batan şirketin tüm hisseleri C. Lindner tarafından alınıp şirketin yeni ismi, yakından tanıdığımız Chiquita yani çikita olmuştur. Yeni ismi ile eski faaliyetlerden geri durmayan şirketin, 1990’lı yıllarda Kolombiya’da bulunan örgütlere para aktardığı mahkeme tutanaklarında yer almıştır.
United Fruit Company, ünlü Yazar Gabriel Marquez’in Yüzyıllık Yalnızlık isimli kitabında da isim vermeden sömürge düzeni kuran muz şirketi olarak betimlenmiş, Muz’un önce medeniyet ardından da yıkım getirdiği şeklinde anlatılmıştır. United Fruit Company, Amerikan emperyalizminin Güney Amerika bulunan yüzü olmuş ve dünya siyasi tarihinde yer almıştır.
Yıllar geçtikçe muz cumhuriyeti terimi anlam genişlemesi yaşayarak istikrarsız ve müdahaleye açık, sömürülen ülkeleri kapsayacak şekilde genişlemiştir. II. Dünya Savaşının ardından özellikle Afrika kıtasında yaşanan bağımsızlık açıklamaları, şirketler eliyle sömürülen ülkeler ve insanlar Kuzey Atlantik ülkelerinde yaşayan siyasiler ve halkın diğer dünya ülkelerini, küçümsemek amacıyla kullandığı bir sıfata dönüşmüştür. Özellikle soğuk savaşın başladığı 1945 yılı sonrası dünyada ki emperyal ülkeler, yani Kuzey Atlantik ülkeleri kendilerini 1. dünya ülkesi, Sovyet bloku ve Doğu Avrupa ülkelerini 2. Dünya ülkeleri ve geri kalan Afrika ve Güney Amerika’nın yıllar boyu sömürülen halk ve ülkelerini de 3. Dünya ülkesi yani Muz Cumhuriyeti şeklinde tanımlayarak, kendilerini yüceltmeye ve kalanları aşağılamak için terimler oluşturmuşlardır.
Muz cumhuriyeti ismi ile anılan ülkelerde bulunan halk, genelde yoksulluktan ağır şartlar altında çalışmakta ve o ülkenin genel olarak ihraç ettiği tropik meyve ve maddelerin üretimi ile geçinirken, ülkeyi yöneten bir grup seçkin ise zenginlik içinde yaşar. Bu ülkeler genellikle yoksulluklarıyla akıllara gelir. Ayrıca,bunların üzerinde emperyalist devletler, genellikle Amerika Birleşik Devletlerinin etkisi ve gölgesi hiç eksik olmaz. Başa getirilen yöneticiler genel olarak darbe yoluyla getirilmiş, asker kökenli diktatörlerden oluşmaktadır. ABD kendi getirdiği yöneticilerin kontrolden çıkmaları (Bknz. Noriega kimdir) yada istediklerinin yapılmaması durumunda bu ülkelere demokrasiyi getirme! yolunu seçer (Bknz. Amerika’nın demokrasi getirdiği ülkeler)
Muz Cumhuriyeti terimi hala kullanılmaktadır. Genel olarak siyasi yaşamı çok uluslu şirketler ve ABD tarafından çok kolay bir şekilde yönlendirilen ülkeleri tanımlamak için kullanılır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder