Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden İşleri Genel Müdürlüğü ekipleri tarafından 258 kömür madenine faaliyet durdurma cezası verilirken yapılan denetimler sonucu toplamda bin 780 maden işletmesinde faaliyet durduruldu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından, Bakan Berat Albayrak’ın talimatı ile sil baştan ele alınan maden denetimlerinde ilk sonuçlar ortaya çıktı. Ağustos ayından itibaren hayata geçirilen “Risk Yönetimi Yol Haritası” kapsamındaki denetimlerde, madenlerdeki güvenlik risklerine ve eksiklere müsamaha gösterilmedi.
5 bin 467 maden sahasını denetleyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden İşleri Genel Müdürlüğü ekipleri, 258 kömür madenine faaliyet durdurma cezası verdi. Yapılan denetimler sonucu toplamda ise bin 780 maden işletmesinde faaliyet durduruldu. İşletme faaliyeti açısından tehlikeli durumlar tespit edilmesi, ruhsat sahası için daimi nezaretçi ataması olmaması, ÇED, mülkiyet, iş yeri açma ve çalışma ruhsatı gibi izinlere sahip olunmaması durumlarında “üretim veya madencilik faaliyetlerini durdurma” cezaları uygulandı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinden edinilen bilgilere göre, 2017 yılında başlayan denetimler 2018 yılında artarak devam edecek. 69 yeni yeraltı maden uzmanı istihdam eden MİGEM, gerekli teknik ve idari eğitimler verilerek, ruhsat sahalarında inceleme ve denetim işlerinde görevlendirmelere başladı.
2017 yılı yarısından sonra yeni model ile denetimlere başlayan MİGEM’in yıl sonuna kadar 6 binden fazla denetimi tamamlayacağı ifade edilirken, 2018 için ise en az 7 bin sahada denetim hedefi konuldu.
Bakanlığın yeni denetim modelinde uygulamaya geçirdiği bir ilk de baskın denetimler oldu. Bakanlık, yeni dönemde yüksek risk grubundaki sahalara habersiz ve anlık baskın denetimler gerçekleştirmeye başladı. Bu uygulama ile madenlerde güvenlik önlemlerinin dönemsel değil, kalıcı hale getirilmesi ve risk barındıran madenlerin en iyi şekilde tespit edilerek işletme güvenliği açısından tehlike içerrmeyecek şekilde yapılanmasının sağlanmasının amaçlandığı kaydedildi.
Maden ocaklarının işletme güvenliği açısından tehlike içeriğine göre üçe ayıran bakanlık, yılda bir kez denetlenmesi gereken madenleri risk gruplarına göre “kırmızı, sarı ve mavi” renkli gruplara ayırmış ve her risk grubunu ayrı sıklıklarda denetlemeye başlamıştı. Yeni modelde kırmızı grup yılda 4 kez, sarı grup 2 kez, mavi grup ise 1 kez denetleniyor.
Enerji Uyuşmazlıkları Arabuluculuk Merkezi Kuruldu
Öte yandan, Enerji sektöründeki hukuki uyuşmazlıkların arabulucular tarafından daha hızlı ve daha az masrafla çözülmesi amacıyla Enerji Uyuşmazlıkları Arabuluculuk Merkezi kuruldu.
Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Çevre Kurulu Başkanı ve Elektrik Hukuku Kurul Üyesi Enerji Hukukçusu Arabulucu Avukat Arsin Demir, kurulan arabuluculuk merkezi sayesinde enerji sektörünü ilgilendiren hukuki ihtilafların mahkemeye gitmeden taraflar arasında hızlı bir şekilde çözüleceğini söyledi.
Demir, Türkiye’de bir ilk olan ve enerji hukukunda yaşanan sonunlara çözümler sağlayan Arabuluculuk Merkezi’nin elektrik, doğalgaz ve petrol piyasasını kapsadığını belirtti.
“Arabuluculuk Sistemiyle Çözüm Üretiyoruz”
Kendisinin de kurulan merkezde görevli arabulucu avukatlardan biri olduğunu kaydeden Arabulucu Avukat Arsin Demir, “Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Başkanımız Av. Süleyman Bosca’nın önerisi ile Enstitü bünyesinde kurulan Arabuluculuk Merkezi, Ankara’da, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı’ndan yetkililerin katılımıyla hizmete açıldı. Enerji uyuşmazlıkları teknik bir konu ve büyük riskler taşıyor. Davalar, hem masraflı hem de sonuca bağlanması uzun sürüyor. Merkez, enerji sektöründe hizmet veren EPDK lisanslı şirketler, tedarikçi firmalar, lisanssız elektrik üretenler ve maden şirketlerinin yaşayabileceği hukuki anlaşmazlıkları tarafların kendi kararlarıyla, kanun ve mevzuat çerçevesinde çözülmesine olanak sağlıyor. Gelecekte İzmir, İstanbul, Antalya ve Bursa illerinde de bu merkezin kurulması çalışmalarına başlandı” diye konuştu.
İzmir’in enerji sektöründe potansiyeli yüksek bir kent olduğunu ifade eden Demir, İzmir’de bu tür enerji hukuku sorunları için arabuluculuk çözümlerini enstitü adına gerçekleştirebildiklerini sözlerine ekledi.
Sorunlara Hızlı Çözüm
Sektörü yakından bilen ve enerji hukuku alanında uzmanlaşmış arabulucuların görev yapacağı merkezle birlikte enerji sektöründe ortaya çıkacak uyuşmazlıkların yargıya taşınmadan daha hızlı ve daha az maliyetle çözülmesine katkı sağlanırken, yargının iş yükü de azaltılacak.
İlgili kanunda arabuluculuk, “Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde çözüm önerisi de getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyari olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemi” şeklinde tanımlanıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından, Bakan Berat Albayrak’ın talimatı ile sil baştan ele alınan maden denetimlerinde ilk sonuçlar ortaya çıktı. Ağustos ayından itibaren hayata geçirilen “Risk Yönetimi Yol Haritası” kapsamındaki denetimlerde, madenlerdeki güvenlik risklerine ve eksiklere müsamaha gösterilmedi.
5 bin 467 maden sahasını denetleyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden İşleri Genel Müdürlüğü ekipleri, 258 kömür madenine faaliyet durdurma cezası verdi. Yapılan denetimler sonucu toplamda ise bin 780 maden işletmesinde faaliyet durduruldu. İşletme faaliyeti açısından tehlikeli durumlar tespit edilmesi, ruhsat sahası için daimi nezaretçi ataması olmaması, ÇED, mülkiyet, iş yeri açma ve çalışma ruhsatı gibi izinlere sahip olunmaması durumlarında “üretim veya madencilik faaliyetlerini durdurma” cezaları uygulandı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinden edinilen bilgilere göre, 2017 yılında başlayan denetimler 2018 yılında artarak devam edecek. 69 yeni yeraltı maden uzmanı istihdam eden MİGEM, gerekli teknik ve idari eğitimler verilerek, ruhsat sahalarında inceleme ve denetim işlerinde görevlendirmelere başladı.
2017 yılı yarısından sonra yeni model ile denetimlere başlayan MİGEM’in yıl sonuna kadar 6 binden fazla denetimi tamamlayacağı ifade edilirken, 2018 için ise en az 7 bin sahada denetim hedefi konuldu.
Bakanlığın yeni denetim modelinde uygulamaya geçirdiği bir ilk de baskın denetimler oldu. Bakanlık, yeni dönemde yüksek risk grubundaki sahalara habersiz ve anlık baskın denetimler gerçekleştirmeye başladı. Bu uygulama ile madenlerde güvenlik önlemlerinin dönemsel değil, kalıcı hale getirilmesi ve risk barındıran madenlerin en iyi şekilde tespit edilerek işletme güvenliği açısından tehlike içerrmeyecek şekilde yapılanmasının sağlanmasının amaçlandığı kaydedildi.
Maden ocaklarının işletme güvenliği açısından tehlike içeriğine göre üçe ayıran bakanlık, yılda bir kez denetlenmesi gereken madenleri risk gruplarına göre “kırmızı, sarı ve mavi” renkli gruplara ayırmış ve her risk grubunu ayrı sıklıklarda denetlemeye başlamıştı. Yeni modelde kırmızı grup yılda 4 kez, sarı grup 2 kez, mavi grup ise 1 kez denetleniyor.
Enerji Uyuşmazlıkları Arabuluculuk Merkezi Kuruldu
Öte yandan, Enerji sektöründeki hukuki uyuşmazlıkların arabulucular tarafından daha hızlı ve daha az masrafla çözülmesi amacıyla Enerji Uyuşmazlıkları Arabuluculuk Merkezi kuruldu.
Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Çevre Kurulu Başkanı ve Elektrik Hukuku Kurul Üyesi Enerji Hukukçusu Arabulucu Avukat Arsin Demir, kurulan arabuluculuk merkezi sayesinde enerji sektörünü ilgilendiren hukuki ihtilafların mahkemeye gitmeden taraflar arasında hızlı bir şekilde çözüleceğini söyledi.
Demir, Türkiye’de bir ilk olan ve enerji hukukunda yaşanan sonunlara çözümler sağlayan Arabuluculuk Merkezi’nin elektrik, doğalgaz ve petrol piyasasını kapsadığını belirtti.
“Arabuluculuk Sistemiyle Çözüm Üretiyoruz”
Kendisinin de kurulan merkezde görevli arabulucu avukatlardan biri olduğunu kaydeden Arabulucu Avukat Arsin Demir, “Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Başkanımız Av. Süleyman Bosca’nın önerisi ile Enstitü bünyesinde kurulan Arabuluculuk Merkezi, Ankara’da, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı’ndan yetkililerin katılımıyla hizmete açıldı. Enerji uyuşmazlıkları teknik bir konu ve büyük riskler taşıyor. Davalar, hem masraflı hem de sonuca bağlanması uzun sürüyor. Merkez, enerji sektöründe hizmet veren EPDK lisanslı şirketler, tedarikçi firmalar, lisanssız elektrik üretenler ve maden şirketlerinin yaşayabileceği hukuki anlaşmazlıkları tarafların kendi kararlarıyla, kanun ve mevzuat çerçevesinde çözülmesine olanak sağlıyor. Gelecekte İzmir, İstanbul, Antalya ve Bursa illerinde de bu merkezin kurulması çalışmalarına başlandı” diye konuştu.
İzmir’in enerji sektöründe potansiyeli yüksek bir kent olduğunu ifade eden Demir, İzmir’de bu tür enerji hukuku sorunları için arabuluculuk çözümlerini enstitü adına gerçekleştirebildiklerini sözlerine ekledi.
Sorunlara Hızlı Çözüm
Sektörü yakından bilen ve enerji hukuku alanında uzmanlaşmış arabulucuların görev yapacağı merkezle birlikte enerji sektöründe ortaya çıkacak uyuşmazlıkların yargıya taşınmadan daha hızlı ve daha az maliyetle çözülmesine katkı sağlanırken, yargının iş yükü de azaltılacak.
İlgili kanunda arabuluculuk, “Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde çözüm önerisi de getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyari olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemi” şeklinde tanımlanıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder