
Kritik toplantılar öncesinde Fed’in kısa vadeli faiz oranlarını değiştirmeden yüzde 1-1.25 aralığında tutması beklenirken, 4,5 trilyonu aşan bilançosunu daraltmak için çok kapsamlı bir sürecin başlangıcına işaret etmesi öngörülüyor.
Tüm koşullar masaya yatırıldığında faiz oranlarını yükseltme umutları çok daha karmaşık görülüyor. Ekonomist ve analistlerin çoğunluğu faiz artışı için aralık ayını işaret ediyor.
Dünyanın bir numaralı ekonomisi ABD’de geçen hafta açıklanan resmi verilere göre, ağustos ayında yüzde 1,7 olan tüketici fiyat enflasyonu yüzde 1,9’a sıçradı. Enflasyondaki bu yükseliş Federal Açık Piyasa Komitesi’nde (FOMC) yer alan faiz artışı taraftarı şahinlerin elini biraz daha güçlenmesine neden oldu. Konuya ilişkin Financial Times’a konuşan Oregon Üniversitesi Ekonomi Profesörü Tim Duy “Fed’in eldeki tek rakamı baz alarak korkunun geçtiğini söyleyeceğinden pek emin değilim. Görünen o ki, verilerin temelinde deflasyonist bir eğilim söz konusu” ifadelerini kullandı.
Enflasyon Harici Veriler Güçlü
Bu yıl Fed açısından şaşırtıcı ve değişken bir yıl olarak geçiyor. İş gücü piyasası güçleniyor. İşsizlik oranını sadece yüzde 4,4 seviyelerinde seyrediyor. Ekonomik büyüme trendin hemen üstündeyken enflasyon beklentilerin altında kalmakta ısrar ediyor. Dallas Fed Başkanı Robert Kaplan ve aralarında New York Fed Başkanı Bill Dudley, uzun vadeli yapısal güçlerin enflasyonu geride tutabileceğini öne sürüyor.
JP Morgan’ın Analisti Michael Feroli’ye göre, Fed’in politika yapıcıları orta vade için kişisel tüketim harcamaları ile ölçülen çekirdek enflasyon beklentisini yüzde 1,7’den yüzde 1,5’e çekmesi kuvvetle muhtemel. Bu arada bazı Fed güvercinleri (faiz artışı karşıtı) ise çok endişeli. Merkez bankasının Washington merkezli guvernörleerinden Lael Brainard, bu ay enflasyon eğiliminin hedefle kıyaslandığında uzun süren bir düşüşün ardından bozulduğunu ileri sürdü.
ABD’de işsizlik oranı, son üç yılda ortalama yüzde 5’lerde seyrediyor. Ancak ülkede fiyat artışı belirgin bir şekilde daha düşük kaldı. Son üç yıllık süreçte yüzde 1,5, 2004 ile 2007 yılları arasında ise yüzde 2,2 olarak gerçekleşti. Ağustos ayında enflasyonun hızlanmasının öneminin altını çizen Oxford Economics’den Gregory Daco, “Bu biraz karmakarışık bir durum. Şu anda, enflasyonun sınırlandırılmasındaki temel faktör, ücret artışındaki dinamik. Enflasyon ve ücret arasında geleneksel itiş ve çekişin olmadığını görüyorsunuz” dedi.
İnatçı enflasyonla sıkıntılarla karşı karşıya kalan Fed, bilançosunun küçültme planında bir ilerleme kaydetmeye kararlı görünüyor. Merkez bankası büyük olasılıkla birçok ekonomistin ekimden itibaren gerçekleşmesini beklediği sürecin başlangıcını bugün duyuracak. Fed, 2020’lerin başlarına kadar sürecek sürecin başlaması için hummaalı biçimde hazırlanıyor. New York Fed Başkanı Dudley, bu ay New York Fed’in projeksiyonuna dayanarak bilançonun bu süreçte 1 milyar ila 2 milyar dolar arasında küçüleceğini öngördüğünü açıkladı. Dudley ayrıca kriz döneminde 3,7 milyar dolarlık bir büyümeyle kıyaslandığında finansal piyasalar üzerindeki daralmanın etkisinin “oldukça hafif” olması gerektiğini savundu. Küresel piyasalar gelinen süreçte bilanço azaltımına uyarlanmış olmalı. Ancak bazı ekonomistler, özellikle Yellen’ın görev süresinin önümüzdeki yılın başlarında sona ermesi nedeniyle Fed’in liderliği üzerindeki belirsizliği göz önüne alındığında, sıkılaştırmanın ekstra sıkıntısından korkuyor.
Bank of West Analisti Scott Anderson, “Fed kısa vadeli faizlerin yüzde 1’in üzerine çıkması sürecini yönetmekte iyi bir iş çıkardı. Ancak önümüzdeki gidilecek yolun daha zorlu olacağı kesin” diye uyarıyor.
Donald Trump, Yatırımcıyı Karanlıkta Bıraktı
Uluslararası piyasalarda yatırımcılar, ABD Başkanı Donald Trump’ın Fed’i nasıl yeniden şekkillendireceği konusundaki belirsizlik nedeniyle adeta karanlıkta kaldı. Amerika Birleşik Devletleri’nin para politikalarından sorumlu kurumu Fed’in şahin kanadından ve iki numaralı ismi 73 yaşındaki Stanley Fischer geçtiğimiz günlerde beklenmedik biçimde görevinden istifa etmişti.
Bu istifa Donald Trump’ın Fed’i yeniden dizayn etmesi için elini güçlendirdi. Fed’deki boş koltuk sayısı halihazırda dört. Fed Başkanı Janet Yellen’ın görev süresi de şubat ayında sona erecek. Ve Yellen’ın akıbeti de belirsizliğini koruyor. Yatırım şirketi Eaton Vance’in fon yöneticisi Henry Peabody ,Fed’deki olası değişiklikleri kastederek “Bu mutlaka göz ardı edilmemesi gereken bir risk” diye durumu özetliyor.
CNBC Anketine Göre Aralık Ayında Fed’den Bir Faiz Artışı Bekleniyor
Ankete katılanların ortalama olarak, Fed’in önümüzdeki yıl iki ila üç faiz artırımına gidip 2019’daki faiz artışı döngüsünün sona erdireceğini öngörüyor.
Piyasa fiyatlaması kesinlik oranının düşük olduğuna işaret ederken, CNBC Fed Survey’e katılanların % 76’sı, merkez bankasının Aralık ayında faiz oranlarını artıracağını düşünüyor.
Piyasaya dayalı çeşitli göstergeler olasılığı % 43 ila % 55’e arasında görüyor.
Ankete katılanların ortalaması önümüzdeki yıl iki ila üç faiz artışının görülmesini ve Fed’in 2019’un ikinci çeyreğinde faiz artırım döngüsünü % 2.9 oranında tamamlamasını bekliyor.
Dolarda Hareketli Bir Gün Bekleniyor
Son dönemde dolar/TL’de yaşanan dalgalanma, 3.48 – 3.50 aralığına taşındı. Olası Kuzey Irak referandumu nedeniyle artan jeopolitik gerilim stres olarak piyasaya yansırken, kurdaki son hareketliliğin asıl gerekçesi bugün sonuçlanacak olan Fed toplantısı… Haftaya dolar karşısında yüzde 1,5 düşüşle başlayan TL, gelişen ülke piyasaları içinde en çok değer kaybeden para birimi oldu.
Analistlere göre, “kaybettiren para birimleri” listesinin başında TL’nin yer alması, bir süredir fiyatların sıkıştığı kurda yönün yukarı hızlı dönmesine neden oldu. Dolarda yükseliş, haftanın ikinci işlem gününde de sürdü. TL, dolar karşısında en son ağustos ayında gördüğü 3.50 bölgesine ulaştı. Sabah seansında 3.5068 seviyesi test edilirken, günün geri kalanında 3.50’nin altında ‘bekleme’ modunda geçildi. 3,40 desteğinde bir süre tutunan dolar/TL’de yeniden 3,50 seviyesi denemelerinin gündeme gelmesinin kurda yön değişimine neden olabileceği ifade ediliyor.
Özellikle bu seviye üzeri yapılacak olan kapanışların dolar alımların hız kazanmasına neden olabileceğine dikkat çekiliyor. Ancak Fed toplantısı sonrasında dolardaki küresel seyrin ne yönlü olacağı, bu durumu belirsiz kılıyor.
Fed’in Vereceği Mesajlar Bekleniyor
Küresel piyasalar, gözünü bugün TSİ 21:00’de açıklanacak faiz kararına çevirmiş durumda. Toplantıda bir faiz artırımı gelmesi beklenmezken, ekonomik projeksiyonlarda revizyona gidilecek. Ancak, belirsiz olan senaryo Fed’in aralık ayında faiz artırımı yapıp yapmayacağı ve bilanço operasyonu.
Bu nedenle TSİ, 21:30’da Fed Başkanı Yellen’ın gerçekleştireceği basın toplantısında yapacağı açıklamalar merak ediliyor. Artık para politikasının normalleştirmeye yönelik bir adım atılması ve 4.2 trilyon dolarlık Hazine tahvili ve ipoteğe dayalı menkul kıymetler portföyünü daraltmaya başlama planlarını açıklanması bekleniyor. Piyasalar, bilanço küçültmeye ekim ayında başlanacağı görüşünde.
Şahin’ Açıklamalar TL’yi Daha da Zayıflatır
Analistler, 2017 yılı üç faiz öngörüsünün son faiz hamlesiinin yapılacağı tarihe yönelik açıklamada bulunulmasının piyasada sert fiyat hareketleri yaratabileceğini söylüyor. TL’nin faizlerdeki değişime karşı en hassas para birimlerinden biri olduğu belirtilirken, bu nedenle akşam Fed’den gelebilecek ‘şahin’ açıklamaların TL’de hızlı değer kaybına neden olabileceği belirtiliyor.
Analistler, Fed öncesinde bugün hareketliliğin artacağını düşünüyor. Dolar/TL’de kısa vadeli destek olarak 3,48 seviyesi takip edilirken, yukarı yönlü denemelerde yine 3,50 seviyeleri aşmaya çalışılabilir. 3,50 seviyesinin aşılması durumunda yükseliş hareketinin 3,5150 seviyesine doğru devam edebileceği kaydediliyor. 3,5150 seviyesinin önemli bir direnç seviyesi olması nedeniyle, bu seviye civarından kısa vadeli kâr realizasyonları oluşabileceği görüşü hakim.
Tüm bunların yanında, reel olarak ucuz kalmaya devam eden TL, gelişen ülkelere göre faiz farkı cazibesini koruması nedeniyle dolar karşısında güçlü kalmaya devam ediyor. Uzmanlar, dolar/TL’de yükselişlerin satış fırsatı olmaya devam edeceğini düşünüyor.
TL, Euro Karşısında da Güç Kaybetti
Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkilileri, gelecek ay yapılacak para politikası toplantısında varlık alım programının sona ereceği net bir tarih belirlemek konusunda henüz uzlaşıya varamadı. Euro/dolar gün içerisinde 1.20 bölgesini test etse de bu bölgede fazla kalmadı. Yurt içinde ise TL, euro karşısında yüzde 1 kayıpla 4.1930 seviyelerine kadar çıkarken, tekrar 4.18 seviyelerine indi. Euro/ TL, önceki gün de yüzde 1.6 değer kaybetmişti.
Dünya
Bu istifa Donald Trump’ın Fed’i yeniden dizayn etmesi için elini güçlendirdi. Fed’deki boş koltuk sayısı halihazırda dört. Fed Başkanı Janet Yellen’ın görev süresi de şubat ayında sona erecek. Ve Yellen’ın akıbeti de belirsizliğini koruyor. Yatırım şirketi Eaton Vance’in fon yöneticisi Henry Peabody ,Fed’deki olası değişiklikleri kastederek “Bu mutlaka göz ardı edilmemesi gereken bir risk” diye durumu özetliyor.
CNBC Anketine Göre Aralık Ayında Fed’den Bir Faiz Artışı Bekleniyor
Ankete katılanların ortalama olarak, Fed’in önümüzdeki yıl iki ila üç faiz artırımına gidip 2019’daki faiz artışı döngüsünün sona erdireceğini öngörüyor.
Piyasa fiyatlaması kesinlik oranının düşük olduğuna işaret ederken, CNBC Fed Survey’e katılanların % 76’sı, merkez bankasının Aralık ayında faiz oranlarını artıracağını düşünüyor.
Piyasaya dayalı çeşitli göstergeler olasılığı % 43 ila % 55’e arasında görüyor.
Ankete katılanların ortalaması önümüzdeki yıl iki ila üç faiz artışının görülmesini ve Fed’in 2019’un ikinci çeyreğinde faiz artırım döngüsünü % 2.9 oranında tamamlamasını bekliyor.
Dolarda Hareketli Bir Gün Bekleniyor
Son dönemde dolar/TL’de yaşanan dalgalanma, 3.48 – 3.50 aralığına taşındı. Olası Kuzey Irak referandumu nedeniyle artan jeopolitik gerilim stres olarak piyasaya yansırken, kurdaki son hareketliliğin asıl gerekçesi bugün sonuçlanacak olan Fed toplantısı… Haftaya dolar karşısında yüzde 1,5 düşüşle başlayan TL, gelişen ülke piyasaları içinde en çok değer kaybeden para birimi oldu.
Analistlere göre, “kaybettiren para birimleri” listesinin başında TL’nin yer alması, bir süredir fiyatların sıkıştığı kurda yönün yukarı hızlı dönmesine neden oldu. Dolarda yükseliş, haftanın ikinci işlem gününde de sürdü. TL, dolar karşısında en son ağustos ayında gördüğü 3.50 bölgesine ulaştı. Sabah seansında 3.5068 seviyesi test edilirken, günün geri kalanında 3.50’nin altında ‘bekleme’ modunda geçildi. 3,40 desteğinde bir süre tutunan dolar/TL’de yeniden 3,50 seviyesi denemelerinin gündeme gelmesinin kurda yön değişimine neden olabileceği ifade ediliyor.
Özellikle bu seviye üzeri yapılacak olan kapanışların dolar alımların hız kazanmasına neden olabileceğine dikkat çekiliyor. Ancak Fed toplantısı sonrasında dolardaki küresel seyrin ne yönlü olacağı, bu durumu belirsiz kılıyor.
Fed’in Vereceği Mesajlar Bekleniyor
Küresel piyasalar, gözünü bugün TSİ 21:00’de açıklanacak faiz kararına çevirmiş durumda. Toplantıda bir faiz artırımı gelmesi beklenmezken, ekonomik projeksiyonlarda revizyona gidilecek. Ancak, belirsiz olan senaryo Fed’in aralık ayında faiz artırımı yapıp yapmayacağı ve bilanço operasyonu.
Bu nedenle TSİ, 21:30’da Fed Başkanı Yellen’ın gerçekleştireceği basın toplantısında yapacağı açıklamalar merak ediliyor. Artık para politikasının normalleştirmeye yönelik bir adım atılması ve 4.2 trilyon dolarlık Hazine tahvili ve ipoteğe dayalı menkul kıymetler portföyünü daraltmaya başlama planlarını açıklanması bekleniyor. Piyasalar, bilanço küçültmeye ekim ayında başlanacağı görüşünde.
Şahin’ Açıklamalar TL’yi Daha da Zayıflatır
Analistler, 2017 yılı üç faiz öngörüsünün son faiz hamlesiinin yapılacağı tarihe yönelik açıklamada bulunulmasının piyasada sert fiyat hareketleri yaratabileceğini söylüyor. TL’nin faizlerdeki değişime karşı en hassas para birimlerinden biri olduğu belirtilirken, bu nedenle akşam Fed’den gelebilecek ‘şahin’ açıklamaların TL’de hızlı değer kaybına neden olabileceği belirtiliyor.
Analistler, Fed öncesinde bugün hareketliliğin artacağını düşünüyor. Dolar/TL’de kısa vadeli destek olarak 3,48 seviyesi takip edilirken, yukarı yönlü denemelerde yine 3,50 seviyeleri aşmaya çalışılabilir. 3,50 seviyesinin aşılması durumunda yükseliş hareketinin 3,5150 seviyesine doğru devam edebileceği kaydediliyor. 3,5150 seviyesinin önemli bir direnç seviyesi olması nedeniyle, bu seviye civarından kısa vadeli kâr realizasyonları oluşabileceği görüşü hakim.
Tüm bunların yanında, reel olarak ucuz kalmaya devam eden TL, gelişen ülkelere göre faiz farkı cazibesini koruması nedeniyle dolar karşısında güçlü kalmaya devam ediyor. Uzmanlar, dolar/TL’de yükselişlerin satış fırsatı olmaya devam edeceğini düşünüyor.
TL, Euro Karşısında da Güç Kaybetti
Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkilileri, gelecek ay yapılacak para politikası toplantısında varlık alım programının sona ereceği net bir tarih belirlemek konusunda henüz uzlaşıya varamadı. Euro/dolar gün içerisinde 1.20 bölgesini test etse de bu bölgede fazla kalmadı. Yurt içinde ise TL, euro karşısında yüzde 1 kayıpla 4.1930 seviyelerine kadar çıkarken, tekrar 4.18 seviyelerine indi. Euro/ TL, önceki gün de yüzde 1.6 değer kaybetmişti.
Dünya
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder